Haber (1)
PKK'lıya miting gibi cenaze!
PKK'lıların cenazesinin teslim alınışı mitinge dönüştü
10.08.2009 / haberturk.com
Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesi Kato Dağı'nda 5 Ağustos'ta güvenlik güçlerince etkisiz hale getirilen 2 PKK'lının cenazeleri ailesi tarafından alındı.
BEYTÜŞŞEBAP / AHT Kato dağında güvenlik güçlerinin düzenlediği operasyonlarda 5 Ağustos'ta etkisiz hale getirilen PKK'lı teröristler "Xemgin" kod adlı Erhan Şimşek ile "Sema" kod Muhsine Ete'nin aileleri Beytüşşebap Cumhuriyet Başsavcılığı'na cenazeleri almak için başvurdu. Başsavcılığın onayından sonra Beytüşşebap İlçe Devlet Hastanesi'nde 2 PKK'lının cenazesi ailelerine teslim edildi. PKK'lılardan Muhsine Ete'nin cenazesi toprağa verilmek üzere Siirt'e, Erhan Şimşek'in cenazesi ise Muş'a götürüldü.
Bu arada DTP Beytüşşebap İlçe Teşkilatı önünde toplanan yaklaşık bin kişi, cenazelerin aileye verilmesinin ardından, ilçe merkezine 2 kilometre uzaklıktaki hastaneye doğru yürüyüşe geçti. PKK ve Öcalan lehine slogan atarak yürüyen grup, yoğun güvenlik önlemleri altında hastaneye geldi.Hastane önünde toplanan kalabalığa konuşan DTP Beytüşşebap İlçe Başkanı Rahmi Ataman, geçmişte yaşamını yitirenlerin cenazelerinin cumhuriyet savcılarınca verilmediğini söyleyerek, "Barışın konuşulmasına rağmen halen bölgede operasyonların devam ediyor. 1 Eylül'e kadar ya onurlu bir barış gelecek ya da bu savaş daha derinleşecek. Bizim çağrımız barışın bir an önce gelmesidir" diye konuştu.
Konuşmaların ardından, sloganlar atarak yürüyüşe geçen grup, cenaze araçlarının ilçe dışına çıkmasıyla olaysız bir şekilde dağıldı. Polisin yoğun güvenlik önlemi aldığı yürüyüşte, sık sık PKK ve Öcalan lehine slogan atılırken, ilçedeki esnafın kepenk kapattığı gözlendi.
Haber (2)
“Operasyondaydım hakim bey”
07.08.2009 / LALE ŞIVGIN / Tercüman
Salonun havasızlığı ve bunaltıcı sıcağa rağmen, öyle bir diyalog yaşandı ki salonda buz gibi bir hava esti.
Hakim Köksal Şengün, karşısındaki 1985 doğumlu 24 yaşındaki gence; "Önceki duruşmaya neden gelmedin?” sorusunu yöneltti.
Hakimin karşısındaki genç ise mahcup bir tavırla; "Gelemedim çünkü operasyondaydım” dedi.
Operasyonda olduğu için bir önceki duruşmaya gelemeyen o gencin adı Eren Mumcu.
Teğmen Mumcu; ikamet adresi sorulduğunda "Kışla”; görevi sorulduğunda ise, "Hakkari Yüksekova'daki Dağ ve Komando Tugay Yardımcılığı” cevabını verdi.
Mumcu, "Gelemedim çünkü operasyondaydım” diyerek aslında tek bir cümleyle Ergenekon tartışmalarına son noktayı koymuş oldu.
Artık "Ergenekon davası nedir” diye soranlara şu cevabı verebiliriz.
Düşünebiliyor musunuz; dağda teröristle çatışmaya giren 24 yaşındaki bir teğmen, Silivri'de terörist muamelesi görürken, dağdaki bebek katilleri için açılım planları yapılıyor. Teröristle mücadele eden askeri, Ergenekon marifetiyle dağdan indirenler, dağdaki bebek katillerini ise afla, açılımla indirmeye hazırlanıyor.
Merak ettiğim iki şey var;
Birincisi; Eren Mumcu'yu sanık sandalyesinde gören meslektaşları bundan sonra hangi motivasyonla teröristle çatışmaya girecek?
İkincisi ise; genç teğmeni terörle mücadele için gittiği operasyondan ötürü neredeyse özür diletecek hale getirenler acaba bu ülkenin geleceği için ne düşünüyor?
Mum ışığında adaleti aramak
Dünkü duruşmaya damga vuran bir başak ifade de gazeteci Mustafa Balbayía aitti.
Balbay mum ışığında adalet aradıklarını söyledi. Ama işin vahim tarafı daha sonradan ortaya çıktı. Çünkü Balbay bu sözü mecazi anlamda kullanmıyordu. Balbay Silivri Cezaevinde 28 Şubatítan bu yana elektriklerin kesildiğini, çok nadir olarak cezaevine elektrik verildiğini söyledi. Elektrik olmadığı için iddianameyi çalışamadıklarını dolayısıyla savunmalarını hazırlayamadıklarını belirten Balbay, bir an önce elektriklerin verilmesini talep etti. Duruşma çıkışında Silivri'deki elektrik skandalını değerlendiren CHP Manisa Milletvekili Şahin Mengü ise bunun bir skandal olduğunu söyledi. Mengü bir cezaevinde en önemli şeyin elektrik ve aydınlatma olduğunu; bunun cezaevi güvenliği açısından da son derece hayati olduğunu ifade etti. Mengü haksız değil. Bir cezaevi düşünün ki son teknolojiyle yapıldığı iddia edilsin ama elektriği olmasın!
0 yorum:
Yorum Gönder