23 Kasım 2009 Pazartesi

BUNU DA UNUTMADIK!

(Arada bir hafıza tazelemek gerekiyor ki, bizi bugünkü yaşadıklarımıza muhatap kılanları unutmayalım...)

Bugünkü gazetelerden bir haber:

Seçimden sonra her sıkıştığında verdiği destekle AKP’yi kurtaran MHP’ye eleştirilerin artması üzerine Mehmet Şandır, Hürriyet’e yaptığı açıklamada, ” Kimse MHP’yi sopa olarak görmemeli “ demiş...

Mehmet Şandır’ın Hürriyet’te ” Sopa değiliz “ başlığıyla yayınlanan Süleyman Demirkan imzalı haberi şöyle:

Referandum konusunda AKP’ye verdiği sürpriz destekle gündeme gelen MHP’nin Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, AKP’ye öfke duyanların MHP’yi sopa olarak kullanmak istediğini savundu. *

" Milletin AKP’ye öfkesinin sözcüsü olmak istemiyoruz “** diyen Şandır, şunları söyledi:

Biz iktidara ve Türkiye’yi yönetmeye talibiz. Milletin ve ülkenin yararına gördüğümüz bir çizgi izliyoruz. Halkımız bizi böyle görmeli, bu terazide tartmalı ve böyle algılamalı. Kimse, kendi kavgasının sözcülüğünde MHP’yi sopa olarak görmemeli.

AKP’ye kızan birileri, o kızgınlıkla MHP’nin AKP’den öç almasını istiyor. Biz iktidar sorumluluğu ile sahip çıkacağız. Uzlaşmacı ve hoşgörülü bir muhalefet anlayışıyla, sorun üreten değil, sorunların krize dönüşmesini engelleyen, ama her durumda, ’milli duruş karakterli’ *** muhalefet anlayışını hayata geçireceğiz....diye yazı devam ediyor!

(http://www.yenicaggazetesi.com.tr/a_haberdetay.php?hityaz=942, 7.10.2009 / O. Tığraklı / "UNUTULAN YEMİN" adlı makalesinden mülhem...)
 
MADEM BÖYLEYMİŞ, ÖYLEYSE BU MİLLETİN BİR FERDİ OLARAK BENİM DE SİZE CEVABIM ŞU OLSUN:

*Bu millet, ihtiyaç duyarsa "kendi şamarını" kullanır, öyle "sopa"yla "odun"la işi olmaz, bu biiir! Çalı çırpıdan, ottan çöpten de "sopa" olmaz, bu da iki!

**  ”Milletin AKP’ye öfkesinin sözcüsü olmak istemiyor“larmış...Peki millet AKP'ye niye bu kadar öfkeli, hiç kendinize sormuyor musunuz! "Siyaset" niye yapılır! Milletinin duygu ve düşüncelerine tercüman olmak için değil mi?

*** 'milli duruş karakterli’ muhalefet anlayışını hayata geçireceğiz...buyurmuşsunuz!

Siz hiç zahmet etmeyin; Millet, AKP'ye zaten "milli karakterine"e yapılan hücumlar sebebiyle burnundan soluyor! Şunu bir daha hatırlatalım da eksik kalmasın! Bu milletin gözünde: "Özüyle sözü" bir olmayan, bir kere "adam değildir!" Milleti enayi yerine koymaya kalkacak kadar "budala" olup da aynı tavırlarında ısrar edenleri, bu millet artık "soytarı", "fırıldak","üçkağıtçı","dönek" vb. gibi sıfatlarla anmaya başlar!

O sebebten, naçizane düşüncem; hiç olmazsa artık milletin gözünde halihazırdaki "rezil olmuş olmak" durumuyla yetinin! Çünkü konuştukça bundan daha fazlasıyla muhatap olmak durumunda kalacaksınız!

Benden hatırlatması...


10.10.2007

0 yorum:

Yorum Gönder

 

"Allahsız Oğlu Allahsız"

Firavunların Laneti ile Damgalandı: "Allahsız Oğlu Allahsız" - Açık İstihbarat

Sizi artık ne gücünüz, ne malınız mülkünüz, ne gizli hesaplardaki paranız, gizli ortaklıklarınız, sansürünüz, RTÜK'ünüz, her yıl yenisini yaptırmakla övündüğünüz hapishaneleriniz, eteğinizi öpen basınınız, biat etmiş yargıçlarınız, silah arkadaşları bin bir iftirayla tutuklanırken size topuk selamı veren generalleriniz;

Ne öfke ve kin kusan diliniz, korku filmine dönen çehreniz, yalakalarınız, dalkavuklarınız, jurnalcileriniz, gaz bombalarınız, özel yetkili mahkemeleriniz, 'akilleriniz'...

Allah'ı kandırmak, güya günahlarınızın kefaletini ödeyip sıyırmak amacıyla, halkın parasıyla inşa ettirmeye giriştiğiniz cami-mabed'leriniz..

Hiç birisi kurtaramayacak demektir...

Devamı...

Perdenin arkasında hava kötü

Sürece Diyarbakır'dan bakınca...


Örgütün gizli ajandasını anlamamız
için son iki gün içinde yerinde teyit ettiğim üç noktayı kayda geçeyim:

1- Örgüte katılım artıyor.Yeni yapıda rol almak için dağa çıkanlar artıyor. Burada örgütün şöyle bir taktiği var. Çekilme adı altında gidenlerin ciddi bir kısmı bu yeni katılımlar. Bir yandan da tecrübeliler içeride bekletiliyor. Hem bölgedeki koordinasyonu yapıyorlar hem de olası bir yol kazası sonrası çatışmaya hazır bekliyorlar. Plana göre ekime kadar tecrübeliler çıkmayacak. Sonra da kar kış bahanesiyle kalmaya çalışacaklar.

2- PKK ağır silahlarını ve bombaları belli bölgelerde depoladı.
Etraflarını da bubi tuzakları ve mayınlarla çevirdi. Dolayısıyla ihtiyaç halinde lojistik sorunu yaşamayacak. Asker bir şekilde buralara girmek isterse de ağır zayiat verecek.

3- Örgüt bu süreci legalleşme dönemi olarak gördüğü için önceki gün yeni bir kampanyanın startını verdi. Bundan sonra herkes evine ve işyerine Öcalan posterleri asacak.

4- Örgüt uyuşturucu ekimine hız vermiş. Diyarbakır kırsalı esrar tarlalarıyla dolu. Diyarbakır neredeyse suç ihraç ediyor. 'Nasıl olsa çözüm sürecindeyiz operasyon olmaz' diye köylüleri de baskı altına almışlar.

Başka örnekler de vermek mümkün. Yani örgüt bir yandan çözüm/barış diyor ama öbür taraftan başka bir ajandanın yol haritasını uyguluyor.