26 Ağustos 2009 Çarşamba

“Durum berbat” demeye kim cesaret edecek?























  • Başbakan “Teğet geçiyor” dedi ya, hiçbir ilgili kuruluş “Durum berbat!” açıklaması yapamıyor.

  • TOBB, Türk-iş, Hak-iş, TESK, TİSK, hatta patronların TÜSİAD’ı, MÜSİAD’ı dahi net bir “Yetti artık! Ekonomi yönetilmiyor, reel sektör perişan!” açıklaması yapamıyor.

  • Herkes sinmiş. Şu koşullarda akaryakıta zam geliyor, tepki yok, sendikalara göre “Kölelik” Yasası Meclis’ten çıkıyor yine tepki yok, turizmde KDV oranları artırılıyor, tepki yok.

  • Göz göre göre bu sessizlik neden?



  • Kimse “Ben eleştiriyorum!” demesin. Ayıp olmasın diye diplomatik eleştirilerde bulunuyorlar. Şu ekonomik veriler ışığında bu ilgili kuruluşlar çoktan bir başka hükümeti bitirirler veya istedikleri politikaları uygulatırlardı.

  • 2007 Genel Seçimleri sonrası Bakanlar Kurulu’nda değişen ekonomi yönetimi, Mart yerel seçimlerinden sonra tekrar değişmiş fakat sinerji oluşturulamamış.

  • 29 Mart sonrası 6 ekonomi ile ilgili müsteşar görevden alınmış, bürokrasi iyice sindirilmiş. IMF anlaşması konusunda kesin bir tavır konulamamış.

  • Daha önce açıklanacağı vaad edilen orta-uzun vadeli programlar bir türlü açıklanıp uygulanamamış. Krize karşı hiçbir stratejiye sahip olunamamış.

  • Ekonomi yönetimi olmasa idi, ne olacaksa ancak o olmuş.

  • Fakat, pek şikayet eden yok. Daha doğrusu vatandaşın şikayetini dillendirecek ilgili kuruluşlar ortada yok. Bir sahtecilik, bir anormallik, bir gariplik var.

  • Sonunda diyecekte, bakalım hangi meslek kuruluşu veya STK ilk olarak cesaretle, “Ekonomi berbat durumda, yönetilmiyor, Tayyip Bey ekonomiden anlamıyor, bu gidiş gidiş değil!” diyecek.



Korkunun ecele faydası yok


VERGİ incelemelerini bahane ederek sesini çıkarmayan işadamlarımıza aslında çok iyi bildikleri bir fıkrayı hatırlatayım;

Maliye Denetim elemanları bir işadamını vergi incelemesinin ön görüşmesi için davet etmişler. İşadamı telaşlanmış, sağa-sola “Nasıl bir kıyafetle gideyim, zengin mi görüneyim fakir mi?” gibi sorular soruyormuş.

Tecrübeli bir işadamı arkadaşı, “Vergi incelemesinde gelin gibisindir. Ne giyersen giy sonuç değişmez”

Değerli işadamları, sendikacılar, meslek kuruluşları yöneticileri!

Ne kadar uzatmaya çalışırsanız çalışın sonuç değişmeyecek.
 
Korkunun ecele faydası yok.

Gerçekleri görün artık!

Ekonominin durumu berbat ve ekonomiyi yöneten bir hükümet yok!

(18.07.2009 / BÜLENT KUŞOĞLU / TERCÜMAN GZT.'deki makalesinden...)
*Makalenin tamamı için yazı başlığına tıklayınız ...

0 yorum:

Yorum Gönder

 

"Allahsız Oğlu Allahsız"

Firavunların Laneti ile Damgalandı: "Allahsız Oğlu Allahsız" - Açık İstihbarat

Sizi artık ne gücünüz, ne malınız mülkünüz, ne gizli hesaplardaki paranız, gizli ortaklıklarınız, sansürünüz, RTÜK'ünüz, her yıl yenisini yaptırmakla övündüğünüz hapishaneleriniz, eteğinizi öpen basınınız, biat etmiş yargıçlarınız, silah arkadaşları bin bir iftirayla tutuklanırken size topuk selamı veren generalleriniz;

Ne öfke ve kin kusan diliniz, korku filmine dönen çehreniz, yalakalarınız, dalkavuklarınız, jurnalcileriniz, gaz bombalarınız, özel yetkili mahkemeleriniz, 'akilleriniz'...

Allah'ı kandırmak, güya günahlarınızın kefaletini ödeyip sıyırmak amacıyla, halkın parasıyla inşa ettirmeye giriştiğiniz cami-mabed'leriniz..

Hiç birisi kurtaramayacak demektir...

Devamı...

Perdenin arkasında hava kötü

Sürece Diyarbakır'dan bakınca...


Örgütün gizli ajandasını anlamamız
için son iki gün içinde yerinde teyit ettiğim üç noktayı kayda geçeyim:

1- Örgüte katılım artıyor.Yeni yapıda rol almak için dağa çıkanlar artıyor. Burada örgütün şöyle bir taktiği var. Çekilme adı altında gidenlerin ciddi bir kısmı bu yeni katılımlar. Bir yandan da tecrübeliler içeride bekletiliyor. Hem bölgedeki koordinasyonu yapıyorlar hem de olası bir yol kazası sonrası çatışmaya hazır bekliyorlar. Plana göre ekime kadar tecrübeliler çıkmayacak. Sonra da kar kış bahanesiyle kalmaya çalışacaklar.

2- PKK ağır silahlarını ve bombaları belli bölgelerde depoladı.
Etraflarını da bubi tuzakları ve mayınlarla çevirdi. Dolayısıyla ihtiyaç halinde lojistik sorunu yaşamayacak. Asker bir şekilde buralara girmek isterse de ağır zayiat verecek.

3- Örgüt bu süreci legalleşme dönemi olarak gördüğü için önceki gün yeni bir kampanyanın startını verdi. Bundan sonra herkes evine ve işyerine Öcalan posterleri asacak.

4- Örgüt uyuşturucu ekimine hız vermiş. Diyarbakır kırsalı esrar tarlalarıyla dolu. Diyarbakır neredeyse suç ihraç ediyor. 'Nasıl olsa çözüm sürecindeyiz operasyon olmaz' diye köylüleri de baskı altına almışlar.

Başka örnekler de vermek mümkün. Yani örgüt bir yandan çözüm/barış diyor ama öbür taraftan başka bir ajandanın yol haritasını uyguluyor.